HAC NASIL YAPILIR.?

HAC NASIL YAPILIR

DETAYLI BİLGİ İÇİN TIKLAYIN..

HAC KİMLERE FARZDIR

1 - Müslüman olmak.
2 - Akıllı olmak (Deli ya da bunak olmamak).
3 - Ergenlik çağına erişmiş olmak.
4 - Özgür olmak (Köle olmamak).
5 – Asli ihtiyaçları dışında hacca gidip dönünceye kadar, hac yolculuğu sırasında kendisine gerekli olan yolculuk masraflarını karşılayacak kadar ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin (aile efradının) sosyal durumlarına uygun normal geçimlerini sağlayacak kadar maddi imkâna (servete) sahip olmak.
6 – Sağlıklı olmak (Bizatihi kendisinin hac yapmaya sağlığı el vermiyorsa kendisinin adına hac vazifesini yapması için başka birisini vekil olarak hacca göndermesi gerekir).
7 – Kadınların can, mal ve namus güvenliğinin sağlanmış olması.
8 – Eşi ölmüş ya da boşanmış kadınların iddet süresini doldurmuş olmaları gerekir.
9 – Haccın farz olduğunu bilmek (Bu şart gayri Müslim ülkelerde Müslüman olan kimseler için geçerlidir. Müslüman ülkelerde yaşayan bir Müslüman’ın haccın farz olduğunu bilmemek mazeret sayılmaz.)
10 – Haccın yapıldığı günlere yetişmiş olmak.

EDA ŞEKLİYLE HAC ÇEŞİTLERİ

İfrad haccı : Hac ayları (Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayının ilk on günü) içinde hacdan önce umre yapmadan sadece hac yapmak niyetiyle ihrama girer. Arafat’a çıkar ve usulüne uygun bir şekilde hac görevini yerine getirdikten sonra tıraş olup ihramdan çıkmak suretiyle yapılan hac çeşididir.

 Bu şekilde yapılan hac da harem bölgesinde kurban kesme mecburiyeti yoktur.  Diğer bir ifadeyle bu kurban’ın kesilmesi vacip değil sünnettir.

Temettü haccı : Hac ayları girince Mikat mahallinde umre için ihrama girer ve Mekke’de bir umre yaptıktan sonra tıraş olup ihramdan çıkar. Hac günleri gelince Mekke’de Hac yapmak niyetiyle tekrar ihrama girerek Arafat’a çıkar ve usulüne uygun bir şekilde hac görevini yerine getirdikten sonra tıraş olup ihramdan çıkarak yapılan hac çeşididir.

Dikkat edilirse bu hac şeklinde umre ve hac ayrı ayrı iki sefer ihrama girerek gerçekleştirilmektedir.

Kıran haccı : Bu hac şeklinde ise hacı adayı Mikat mahallinde ihrama niyetlenirken girdiği bu ihramının hem umre hem de haccı için olması niyetiyle, yani iki ayrı (hac ve umre) ibadetini bir ihramda birleştirerek ihrama girmeye niyetlenir.

 Mekke’ye geldiğinde usulüne uygun bir şekilde umresini yapar.  Fakat girdiği bu ihramı haccını da kapsadığından dolayı ve henüz hac ibadetini de tamamlamadığı için tıraş olup ihramdan çıkmaz. İhramlı olarak hac günlerinin gelmesini bekler ve zamanı gelince aynı ihramla Arafat’a çıkar ve diğer hac menasikini (hac ve umre ile ilgili olarak yapılması gereken tüm ibadetler) zamanında yerine getirip tıraş olup ihramdan çıkarak haccını tamamlar.

Temettü ve kıran haccı yapan kadın-erkek tüm hacıların harem bölgesinde bir kurban kesmeleri vaciptir (zorunludur).

 

 Not : İfrad ve kıran haccı yapanlar ayrıca kudüm tavafı yapmaları gerekir. İfrad haccı yapanlar bu tavafı Mekke’ye geldikleri gibi kudüm tavafı diye niyetlenerek yaptıkları ilk tavaftır.

 Kıran haccı yapan hacılar ise Mekke’ye ilk geldiklerinde ilk olarak umrelerini tamamlarlar ve arkasından ayrıca niyetlenerek bir de kudüm tavafı yaparlar.

HACCIN UYGULAMASI (Yapılış şekli)

Haccın eda şekilleri bölümünde anlatıldığı üzere Kıran haccı ve iİfrad haccı yapacak olan hacı adayı Mekke’ye girmeden mikat mahallinde ihrama girdikten sonra kurban bayramının birinci gününe kadar ihramdan çıkamaz. Özellikle ülkemizden hacca gidişlere baktığımızda bu süre en az üç-beş gün ortalama yirmi-yirmibeş gün hatta bu süre bazen bir ayı bile geçebilmektedir. Bu kadar uzun süre ihramda  (yasaklarla beraber günlük yaşamı sürdürerek ihramda) kalmanın zorluğu herkesçe malumdur.

Bu nedenle Türkiye’den giden hacılar genellikle temettü haccı yaparlar.  Zaten hacı adaylarımızın başındaki görevli kişiler ve kafile başkanları’da hacı adaylarını bu şekilde yönlendirirler.

Bu sebeple biz burada temettü haccının nasıl yapıldığını anlatacağız.

Hacı adayı öncelikle haccı hiç dillendirmeyip umre yapmak niyetiyle ihrama girer.

İhrama mikat denilen sınırları geçmeden girilmesi gerekir. Bu nedenle Türkiye’den yola çıkarken öncelikle Cidde’ye gidecekse ve Cidde mikat sınırları içinde kalması sebebiyle havaalanında ihrama girmesi gerekir.  Programında önce Medine ziyareti varsa bu durumda Türkiye’de ihrama girmesi gerekmez. Medine ziyaretlerini bitirdikten sonra Mekke’ye geçerken Medine’nin 11 km dışında Zulhuleyfe denilen mikat mahallinde ihrama girer.

Daha sonra web sitemizde umre nasıl yapılır bölümünde anlatıldığı şekliyle umresinin tamamlar.

Umresini tamamlayıp ihramdan çıktıktan sonra Mekke’de kalındığı sürece her fırsatta ihramsız olarak normal giydiği elbiseleri ile bolca tavaflar yaparak,  namazlarını mümkün olduğunca Harem-i Şerifte kılmak suretriyle vb çeşitli ibadetlerle günlerini değerlendirerek hac günlerinin gelmesini bekler.

Zilhicce ayının sekizinci  (Terviye)  günü geldiğinde ihrama girmek için gerekli bedeni ve manevi (ruhsal) hazırlığını yaptıktan sonra iki rekât ihram namazı kılarak hac yapmak niyetiyle ihrama girer.

Telbiye, tekbir, tehlil ve salâvat çeker ve bunu her fırsatta tekrarlar.

Not: buradan sonra ister temettü ister kıran veya ifrad haccı yapsın tüm hac çeşitleri için uygulama aynıdır.

Kıran ve İfrad haccı yapanlar zaten hac için ihrama girmiş Arafat’a çıkma gününü ihramlı olarak beklemektedirler.

Suud Hac Bakanlığının organize planlaması doğrultusunda her kafileye tahsis edilen saatte (o gün veya gecesi) Mekke’den 25 km uzaklıktaki Arafat’a otobüslerle gidilir. Her kafile kendine tahsis edilen çadırlara yerleşerek o geceyi dualarla, zikirlerle, çeşitli ibadetlerle ve istirahatle geçirir.

Ertesi günü (Zilhicce’nin 9. Arefe günü) öğle namazının vakti girince öğle namazı için ezan okunur ve öğle namazının sünneti kılınır. Daha sonra öğle namazının farzı için ikamet getirilir ve cemaatle öğle namazının farzı kılınır. Öğle namazının son sünneti kılınmaz onun yerine ikindi namazının farzını kılmak için tekrar ikamet getirilir ve yine cemaatle ikindi namazının farzı kılınır. Bu şekilde öğle namazı vakti içinde öğle ve ikindiyi öğle vakti içerisinde bir ezan ve iki kametle kılınır ki bu uygulamaya ikindi namazını vakti girmeden öğle namazı vaktine çekerek iki namazı birlikte kılmamız sebebiyle  cem-i takdim denir.

 

Bu namazın akabinde gücü yetenler ayakta gücü yetmeyenler oturarak uzunca bir dua yapılmak suretiyle Haccın en önemli farzı olan Arafat vakfesi gerçekleştirilmiş olur.

Hacı adayları aynı gün akşam namazı vakti girince, akşam namazını kılmadan Müzdelife’ye gitmek için otobüslerle yola çıkarlar. Organizasyon planlamasına göre kafilemizin intikali gecikse ve hatta akşam namazının vakti geçip yatsı vakti girmiş olsa bile yine akşam namazı kılınmaz.

Müzdelife’ye gelindiğinde akşam ve yatsı namazları daha farklı bir uygulama olan yatsı vakti içerisinde birleştirerek cem-i tehir ile kılarlar ki o da şöyledir. Akşam namazı vaktinde kılınmayıp geciktirerek yatsı namazı vakti girdikten sonra iki vaktin namazı birleştirilerek kılınır.

Yatsı namazı vakti girdikten sonra akşam namazı için ezan okunur ve arkasından kamet getirilerek akşam namazının farzı cemaatle kılınır. Akşam namazının farzının ardından sünneti kılınmadan yatsı için ariyetten ezan okumadan ve kamet getirilmeden yatsı namazının farzı cemaatle kılınır, fakat yatsının yine ilk sünneti kılınmaz. Yatsı namazının farzını kıldıktan sonra son sünneti ve vitr namazları ferdi (cemaatsiz herkes kendi) kılınır.

Bu namazların arkasından gücü yetenler ayakta gücü yetmeyenler oturarak uzunca bir dua daha yapılmak suretiyle haccın ikinci vakfesi olan olan Müzdelife vakfesi de gerçekleştirilmiş olur.

Müzdelife’den ayrılmadan Mina’da şeytan taşlamak için gerekli olan 49 adet taş buradan toplanır. Bu taşlar nohuttan daha küçük ve fındıktan da büyük olmayacak şekilde olmalıdır.

Gece yarısı olunca Mina’ya gitmek üzere Müzdelife’den yola çıkılır. Bundan sonraki yolculuğumuz Mina’ya ve oradan da otelimize kadar olan mesafe yaya olarak gerçekleşmektedir. Herkesin gerek Müzdelife’de kafilemize tahsis edilen yerin ve gerek Mekke’de herkesin otelinin farklı yerlerde olması sebebiyle takribi olarak bu yol oniki ila onaltı km arası değişkenlik arz eder.

Müzdelife’den çıkıp Mina’ya gelen hacılar Cemerat denilen şeytan taşlama mevkiine geldiğinde o gün sadece büyük şeytana yedi taş atarlar. Bu arada Dünya İslam Bankası parası hacıların önceden parasını yatırdıkları kurbanlarını kesmeye başlamıştır.

Daha sonra oteline gelen hacılarımızdan kadınlar saçlarının ucundan biraz keserek erkekler ise ya saçlarının tamamını kazıyarak (ki bu çok faziletlidir) ya da saçlarının bir kısmını kısaltmak suretiyle ihramdan çıkmış olurlar.

Kurban bayramının birinci günü (ki bu daha faziletlidir) veya bayramın üçüncü günü akşam güneş batıncaya kadarki süre içerisinde herhangi bir zamanda ifaza tavafı dediğimiz haccın rükunlarından biri olan farz olan hac tavafını yapmak için Harem-i Şerife giderek bir tavaf yapar. Tavaf namazından sonra Mes’a’ya geçerek haccın sa’y’ini yapar. Bu tavaf ve sa’y ihramsız olarak (sivil normal elbiselerle) yapılır.

Bayramın ikinci günü öğle namazı vaktinden itibaren ertesi günün imsak vaktine kadar olan süre içerisinde herhangi bir zamanda Mina’ya giderek cemerat’da önce küçük şeytana sonra orta şeytana ve daha sonra büyük şeytana usulüne uygun olarak yedişer (Toplamda yirmibir) taş atar.

 Bayramın üçüncü günüde aynı şekilde öğle namazı vaktinden itibaren ertesi günün imsak vaktine kadar olan süre içerisinde herhangi bir zamanda Mina’ya giderek cemerat’da önce küçük şeytana sonra orta şeytana ve daha sonra büyük şeytana usulüne uygun olarak yedişer (Toplamda yirmibir) taş atar.

Dördüncü günün taşlarını atmak sadece Mina’da (çadırlarda) kalanlar için gerekli olan bir ibadettir. Ülkemiz hacıları ise Mekke’de otellerde ikamet ettikleri için dördüncü günü cemerat’da şeytana taş atmaları gerekmez. Bu sebeple ülkemiz hacılarının attıkları taş toplamı totalde yetmiş değil kırkdokuzdur.

 Bu şekilde haccını tamamlayan hacımız son olarak Mekke’den ayrılacağı zaman haccın son görevi olan veda tavafını yaparak Mekke’den ayrılır.